Dövme Yapılışı ve Sonrası

Dövme ( tattoo )yaptırmadan önce:

Eğer bir dövme yaptıracaksanız öncelikle düşüneceğiniz konu hiç kuşkusuz hijyendir. Çünkü günümüzde o kadar çok hastalık yeni yeni türüyor ki, bunların bir çoğu da kan yoluyla bulaşan hastalıklar olup hayatımızı altüst edecek niteliktedirler.Her nerede dövme yaptıracaksanız öncelikle sterilizasyona dikkat etmelisiniz. Sterilizasyon da en önemli unsur iğnelerin değişmesi, makine uçlarının sterilize edilmesidir ve kullanılan boya kaplarının tekrar kullanılmaması. Ömür boyu vücudunuzda taşıyacağınız bir şey olduğundan, öncelikle iyi düşünüp kesin karar vermelisiniz. Anadolu dövme kültüründe de belirtildiği gibi, ergenlik zamanı yapılacak dövmeler bu sırada vücutta meydana gelen değişim sonucu şekil ve görünümde bozulma riski taşıdığından dövmenin bu dönem sonrasında yaptırılması önerilir.

Bu dönemdeki kişiliğin kararsız ve heyecanlı özellik taşıdığı da düşünülecek olursa yapılan dövmeden sonra pişman olunmaması açısından da ergenlik dönemi sonrasının beklenmesi uygundur.

Dövme yapılışı


Dövme ( tattoo ), deri tarafından tümüyle yok edilemeyen bir boya maddesinin belirli bir tek­nikle altderi yüzeyine kadar işlenmesi olarak tanımlanabilir. Altderiye ulaşmak için sivri uçlu bir araçla yarıklar veya delikler açılır. Açılan bu yarıklara iğne, diken gibi bir araç yardımı ile gerekli boya maddesi konur. Ya da Eskimoların kullandıkları bir teknikle, deri iğneyle delindikten sonra, ise bulanmış bir iplik deriye geçirilerek, boya deri al­tına yerleştirilir. Diğer bir teknik, açılan yarıklara barut veya güherçile içeren karışımları yayarak bunları ateşlemektir. Bu işlemlerden, özellikle derinin yakılması işleminden sonda deride hiçbir zaman çıkmayan açık ya da koyu mavi renkli bir yanık izi oluşur.

Dövme yapılırken en çok kullanılan boya maddesi istir. İsle birlikte çivit, antimuan tozu, kavrulup dövülmüş kemik tozu, çeşitli bitki özleri, safran ve kına da kullanılır. Bu malzemelere göre deride beliren izler kırmızıya yakın bir tonda olabilir.

Yaptıranın uzun süre acıya katlanmasını gerektiren dövmenin yapıldığı mevsim de önemlidir. İyi bir dövme elde etmek için ilkbahar en uygun mevsim sayılır.

Dövme yapmada isin yanı sıra kül, çivit, antimuan tozu, kibrit tozu, güherçile, kavrulup dövülmüş kemik tozu, çini mürekkebi, susam yağı, çeşitli bitki özleri, safran, hayvan ödü ve kına katkı maddesi olarak kullanılır... Anne sütü temel karışım sayılır... Bazı yöreler de ise ateşte kızdırılan iğne, koyun ve keçinin öd kısmından alınan suya batırılarak, yüzün ve vücudun muhtelif bölgelerine küçük küçük delinerek işlenir...

Tabi ki günümüzde  yukarıda saydığımız teknik ve malzemeler günümüzde kullanılmamaktadır,. Günümüzde dövme çok ciddi bir sektör haline gelmiş olup, tüm dövme ekipman, iğne boya ve benzeri malzemeler dünyanın her yerinde bulmak mümkün.

Süre, yapılan dövmeye, kullanılan iğnelerin sayısına bağlıdır. Dövme büyüklüğü ya da iğne sayısı arttıkça süre de uzar. İğne vuruşu yapılan yerden çok az kan çıkar ve boya malzemesi deri altına geçer. İğne vuruşuna bağlı olarak dövme yapılan bölgede kızarma ve şişme (ödem) olur izleyen günlerde burada yara oluşur. Bu yaranın iyileşmesiyle dövme ortaya çıkar.


İyi bir dövmeye sahip olmanın ilk şartı; iyi bir dövme sanatçısının elinden çıkması, ikincisi ise sizisiniz. Çünkü dövmenize ne kadar iyi bakarsanız, o da kendini o kadar iyi gösterecektir. Dövme uygulamasından sonraki ilk bir hafta önemli. İlk üç gün boyunca suyla temas etmemesi ilk kural. Dövme iğneleri ile hasara uğrayan ve deri altına yabancı madde (boya) enjekte edilmiş olan cildiniz en hassas döneminde, bu nedenle her tür infeksiyona açık. Her ne kadar bildiğiniz yaralar gibi görünmese de o bölgeye yaralı alan şeklinde davranmalısınız. Çünkü küçük de olsa iğne darbeleri ile kanama ve ödem oluşmuş bu alanı vücut yara olarak algılayıp, iltihabi savunma hücreleri ile onarıma geçiyor. Dolayısı ile iyi korunmadığında her yarada olabileceği gibi bu bölgenin de infekte olması riski fazla. İnfekte olan dövme istediğiniz görüntüden sizi uzaklaştırır. Suyla temas, hasarlı bölgede açılma oluşturabileceği gibi, su içindeki olası mikropları da taşıyabilir. Bu nedenle en az üç gün sudan olabildiğince koruyun. Bunu en iyi yolu, antibiyotikli bir merhemi dövme alanına yoğun bir şekilde sürmek ve 3-5 gün süre ile üzerini hafifçe sarmak. Bu işlemi günde üç kez tekrarlamalısınız. İlk haftadan sonra sargı kullanmadan merhem sürme işlemine devam edebilirsiniz. Yaranız artık iyileşmeye başladı. Bu süre yara(dövme) büyüklüğüne, ve vücut yapınızın özelliğine bağlı. Yaranın iyileşmesi kabuklanma ve kabuk atma şeklinde olacaktır. Her merhem sürme işleminde merhem ile birlikte kabuklar da yavaş yavaş çıkacaktır. Bu nedenle kuvvet uygulayarak, kopararak kabukları soymaya çalışmayın. Bu süre içinde yara kabuğunun gerilmesine bağlı olarak o bölge derisinde gerilme kaşınma olabilir.

Bir ay sonunda artık gururla dövmenizi arkadaşlarınıza gösterebilirsiniz. Ancak unutmayın; iyi bir dövme için bakım sürekli olmalı. Tıpkı cildiniz, saçlarınız gibi. Dövme yapılan bölgeyi iyi nemlendirir, güneşe karşı iyi korursanız her zaman ilk yapıldığı andaki gibi canlı kalacaktır.Bir ay süresince güneşle direkt temas etmemesine özen göstermeniz gerekli. Çünkü dövme yaptırdığınız bölge vücuttan daha koyu renkli ve hala daha hassas. Dolayısıyla güneş ışığından daha fazla etkilenecek, bu da rengin solmasına, henüz tam iyileşmemiş cildinizin hasar görmesine yol açacaktır.


Osmanağa Mah. Kırtasiyeci sok. No:42/2 Altıyol / Kadıköy